Uzayan kol bizden olsun!
“Sivaslılara sahip çıkılmıyor” feryadını yapanlar bugün Cumhuriyet Üniversitesi Türk Müziği bölümüne açılan genel ilana sadece bir kişinin müracaat ederek hakkı ile kazanmasını eleştirir oldu.
Nedeni; müracaat eden kişinin CHP Milletvekili Ulaş Karasu ‘yun eşi olmasıymış.
Vekil eşleri sınava giremez diye bir kayde mi var?
Çıkan ilan genel bir ilandı ve bir kişi müracaat etmiş, sınavda da başarılı olmuş.
Orada yazan onlarca akademisyenin atanmaması gibi bir durum söz konusu olabilir mi?
Bu nasıl bir iddiadır..
Eğer samimiyseniz atanamayanların isimlerini de yazarsınız!
Bizde o vakit gereken gardımızı alırız…
Yok sadece vekil eşi nasıl olurda “başarır” diyorsanız işte o zaman kötü niyet ararım.
Aileyi çok yakından tanıyan birisi olarak yazıyorum. Nilay Karasu başarılı , azimli ve yaptığı icraatlar son yıllarda göz doldurmuştur.
Bu anlamda gerek Cumhuriyet Üniversitesini gerekse aileyi yıpratmak hiç hoş bir davranış olmaz.
Servis yapılan yazı aynen bu şekilde;
“Türkiye’nin en kötü yönetilen hem bilimsel anlamda hemde çalışma koşulları olarak berbat durumda olan sadece demokrat ilerici solcu oldukları İÇİN bir çok baskıya kötü muameleye maruz kalan mobbing gören onlarca çalışana her türlü zulmü mübah gören bir sürü haksız atama yöntemiyle onlarca liyakat sahibi akademisyenin atamasını yapmayan rektörlükten daha çok akp Yöneticisi gibi çalışan alim Yıldızın chp milletvekili ulaş karasunun eşi Nilay Yanalak karasuyu öğretim görevlisi olarak işe başlatması ne demektir chp Sivas yönetiminin rektörle ve üniversite yönetimi ile ilgili olarak hiçbir açıklamada bulunmaması İÇİN bir pazarlık şöz konusumudur İstanbul belediyeye ve Mersin belediyesine faşist gerici kişilerin ulaş karasu referansı İLE işe alınması İLE bu durumun ortak noktası varmıdır yüzlerce iş güç AŞ atama bekleyen gençlerimiz varken Nilay karasunun ataması İÇİN uğraşan milletvekili bu durumu nasıl açıklayacaktır chp il ve genel merkez yönetimi bu konuda ne yapacaktır.”
Son zamanlarda adet oldu. Çamur at tutmazsa da izi kalır. Yapılan haksızlıklara hiç ilgisi olmayanlar da ekleniveriyor. Biz millet olarak okumak öğrenmek yerine kulaktan dolma bilgilerle (dedi-kodu kültürü) hareket ediyoruz. Ne yazık ki.