Kendileri gibi düşünmeyen insanları “DÜŞMAN” gibi gören bazı partiler, oy istemeye gelince kırk yılık dost gibi insanların eteğinden düşmezler. Kapı kapı dolaşıp oy isteyenlere şöyle bir bakınız!
Kadınların çoğunlukta olduğu “oy toplama” timleri, evlerini, ocaklarını, eşlerini ve çocuklarını ihmal ederek adeta ucuz kahramanlık yapıyorlar…
Neden mi?
“YA İŞE ALINIRSAM”
“YA BİRYERLERE GELİRSEM”
“YA YARDIM YAPARLARSA”
“YA YİYECEK-İÇECEK-YİGECEK” YARDIMI YAPILIRSA!
İşte bu mantıkla bazı Parti il binalarını dolduran kadınların çoğu ailesiyle dahi sorun yaşıyor, bütün zamanlarını partide geçirmek zorunda kalıyor. (istisnalar hariç)
Öyle bir konuma geldik ki; siyasetsiz hiçbir şey yapılmıyor!
Başta ticaret olmak üzere günlük yaşantımızda yaptığımız her şey siyasete endeksli olmuş durumda.
Ne oluyor Allah aşkına…
İnsanları siyasete alıştırıp onları istedikleri gibi kullanan bazı “uyanıklar” diğer taraftan da ticaret yaparak keselerini doldurmanın zevkini yaşamaktadırlar.
Camiler, okullar, kışla, emniyet vs… her yerde siyaset rezaleti diz boyu…
Bunun adı rezillik değil de nedir?
Boş siyaset yapan sadece Sivas olsa gerek…
Siyaseti yapanların Sivas katili olduğuna birkez daha kanaat getirdim. Sivas sahipsiz ve düşünemeyen insanların idare ettiği bir il olmuş…
Kısaca söylemek gerekirse;
“YA BANA YARDIM EDİP İŞE ALMAZLAR, İŞİMDEN OLURUM, YARDIM YAPMAZLAR” düşüncesiyle siyaset ortamlarında bulunanların durumuna acımak gerekmiyor mu?
Kendi çıkarları uğruna Sivas’ın geleceği ile oynayan bu insanların oy toplamasına asla kanmayın diyor ve itibar dahi gösterilmemesini diliyorum.
