Kurbanlık Hayvanların çoğu verem çıktı. Kurban kesen yüzlerce, binlerce kişi mağdur oldu. Kurbanlık bulabilenlerin çoğu başka bir kurban alabildi ama alamayanlar da vardı.
Bayramın 1. günü sabah saat 08.00 başlayan kurban kesme heyecanımız gece 12.30 da son buldu. Nedeni; aldığımız kurbanın “verem” çıkmasaydı. Verem olduğunu görünce aynı yerde kurban kesen Cumhuriyet Üniversitesi veteriner öğretim üyesi olan bir dostumuza hayvanı gösterdik. Kesinlikle o hayvanın kullanılamayacağını söyledi. Bunun üzerine ikinci bir kurban arama telaşı başladı. Allah’tan ki, ilk aldığımız yerde başka bir kurbanlık vardı.
Tekrar alıp kurbanımızı kestik.
Asıl gelelim en önemli noktaya…
Peki, verem olan hayvanlara ne oluyor?
Şahit oldum.
Sivas’ın tanınmış firmalarından birinin kasabına haber veriliyor. Son model aracıyla kasap gelip hayvanı kontrol ediyor ve kilosunu 18.00 TL den alıyor.
Peki daha sonra ne oluyor?
Sofralarımıza, sucuk, bastırma, kavurma olarak geri dönüyor.
Bizlerde güvenilir işletme diyerek ihtiyacımız olan et ürünlerini oradan almaya devam ediyoruz. Bizler hastalıklı et ürünlerini yerken onlarda servetlerine servet katmaya devam ediyorlar.
Şimdi soruyorum!
Hasta hayvanı tüketiciye yedirmekten kaçırmayan bu tür işletme sahipleri başka başka hayvan yedirmekten kaçınırlar mı? 
